21 Temmuz 2017 Cuma

leyla'dan mevla'ya erişmek

hamdi: ''yarim senden ayrılalı, hayli zaman oldu gel gel, bak gözümden akan yaşa, ab-ı revan oldu gel gel.'' gece gece dert bindi.

sülo: bazı türküler asıl söyleyeninden dinlenmeli. plastik, yavan olur başkasından dinlersen. bu kadar hayatınızı işgal eden şeylerden uzak durmayın. işin içine girin biraz. bak ne var burada:

enel hak dedim de çekildim dara
edep erkan bize doğru yol oldu
iki melek gelmiş sual sormaya
yardımcımız şah-ı merdan ali oldu

bir bade verdiler al da iç deyi
arkamızdan haber verdi uç deyi
kıldan yaratılmış köprü geç deyi
üstüne uğradım doğru yol oldu.

asıl derdin ene'l hak olmalı. ene'l hak nedir? üç gecedir uyku tutmadı mesela.

hamdi: ''ben meylimi üç güzele düşürdüm/ biri şemsi biri kamer'il elif/ onların aşkından aklım şaşırdım/ hangisinden yar eğleyim gönlümü, garip gönlümü.'' ene'l hak; şems, kamer ve elif olmaktır muhtar. görünmeyeni görmek.  nesnelerin arkasındaki ide'leri anlayabilmek. platon'un mağara alegorisi ile anlatmak istediği de benzerdi sanki. mağaranın dışına çıkabilen aydının gözleri kamaşıyor ve geri dönerek heyecanla anlatıyor gördüklerini. fakat mağaradakiler onun ısrarla delirdiğini düşünüyor. varsın mağaradakiler gölgeleri hakikat sanmaya devam etsin. hallac-ı mansur, hakikat yoksunları tarafından taşlandı ya zaten. hasan yurtoğlu'nun da dediği gibi: mağaraya dönen aydın içeridekilere şöyle der: kıymetini bilin! kıymetini bilin zincirlerinizin! aklınız var ise çocuklar, bilmek istemeyin!

sendeyim muhtar.

sülo: ben çok düşündüm amınakoyim, biraz da sen düşün.

hamdi: mesela 'hu' deriz tasavvufta. evrenin nefesi derler. bir çeşit haykırıştır. bir benzerini daha doğuya gittiğimizde de görüyoruz. batı ismine transandantal meditasyon diyedursun biz hakikat arama sesi diyelim adına. om mani padme hum mantrasından bahsediyorum. hu sesine benzer şekilde om ve hum sesleri. der ki bunlar hakikatin sesleridir, bir çocuk doğarken bu sesleri çıkartırmış. yaratılmayı, sürekli kendini yaratmayı ve yaratılışı içeren sestir bunlar. kutsal heceler. yıldızlar, gezegenler ve galaksilerle dolu tüm devran'ın dönerken om ve hum seslerini çıkartması bana hep korkutucu gelir. lotus çiçeğinin içindeki mücevhere selam olsun.

hakikat denilen şey çoğalmanın coşkusudur. hakikat durağan değildir, değişkendir. buldum deyip rahat etmek, eriştim deyip durmak yoktur. esas olan sürekli onu aramaktır. ene'l hakkın sanskritçe'deki karşılığı om mani padme hum olabilir. hallac-ı mansur, buddha ve platon'un hakikat tanımı da aynı olabilir.

niyagrodha!
koskoca bir ağaç görüyorum
ufacık bir tohumda
o ne ağaç ne tohum
om mani padme hum
om mani padme hum
om mani padme hum!

*asaf halet çelebi.

işte hakikat budur.

''ya hürmüz! ya nur! selam olsun sana! ki karanlığın kıymeti seninle bilindi''

''ya ehrimen! ya deycur! selam olsun sana! ki nurun kıymeti seninle bilindi.''

*amak-ı hayal'den...