28 Temmuz 2014 Pazartesi

emperyalizmin kucağı şefkatlidir

bakın arşivimde ne buldum;
eğer ham madde yönünden zengin, vasat bir üçüncü dünya ülkesinde 'bahar' söylemleriyle kaos yaratılmışsa, emperyalizm yaralarını sarmaya başlamış demektir.
gibi bir cümle yazmışım kenara. belki aylar, belki de yıllar öncesinden.
üstüne birkaç cümle daha, karalamak istedim.
malum amerikan emperyalizminin kullandığı bir jargon vardır, en büyüğünden.
hani herkesin olduğunu söylediği, fakat kimsenin göremediği bir olgu.
-demokrasi.

eğer ham madde yönünden zengin bir üçüncü dünya ülkesi var ise,
ve ham madde-leri- değerliyse
oraya amerika, demokrasi tedavisi uygular.
(bkz: libya, cumhuriyet rejimi ile petrol bağımlılığından kurtulmuş, sağlıklı ve demokratik bir sosyal ulus anlayışına sahip bir devlet haline gelmiştir.)
özetle, on tane ham mal, dokuz ordinaryüs profesöründen daha değerlidir artık.

bir de afilli bir isim bulurlar;
arap baharı!
özgürlük vaatleri ile gözü boyanmış bedevilerin, memleketlerine demokrasi getirecek olan isyan ateşi.
saddam'a idam ipi,
muammer kaddafi'ye taş, toprak,
esad biraz çetin ceviz çıkmış
kan gövdeyi götürüyor, mısır'a bak.
yemen, ürdün, tunus  artık daha çağdaş gibi
koca filistin desen, etmez bir yahudi

yankee, eğer karnın daha da açsa;
suri ye!

-bu konudan devam edicem, bekleyin.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder